ZOMBİ EKSPRESİ KALKIYOR! Train to Busan Filmi İncelemesi

Hem insanı korkutup geren, hem de hüngür hüngür ağlatan bir zombi filmi olabilir mi? Güney Kore’den bir başyapıt daha: Busanhaeng ya da İngilizce adı ile Train to Busan.

Train to Busan gif ile ilgili görsel sonucu

Günümüzde her ülkenin kendi kültürel öğeleri ile süslenmiş korku filmleri bulunmakta. Bu filmlerde yer alan öğelerden bazıları Japonya gibi kapalı toplumların kültürlerinden olup, bizim almadığımız unsurlar olsa da büyük bir kısmı yıllardır alıştığımız konuları barındıran daha çok Hollywood sinemasından aşina olduğumuz öğeler oluyor. Zombi kavramı da bunların başında geliyor. Hemen hemen hepimiz zombiler hakkında bir şey duymuş ve izlemişizdir. Açıkçası sürekli birbirini tekrar eden klişe konulardan sıkılmış olsak da zombiler her zaman izleyici buluyorlar.

Train to Busan yani Türkiye’deki gösterim adıyla Zombi Ekspresi, tam bu noktada “yeter artık daha ne kadar benzer konuda zombi filmi çekeceksiniz?” isyanımızı duymuş ve yardıma yetişmiş gibi. Evet, bu film izlediğiniz hiçbir zombi filmine benzemiyor. Zombi Ekspresi hem dram, hem korku, hem gerilim hem de sonuna kadar sanatsal bir film. Üstelik bunların hepsini öyle bir harmanlamışı ki ortaya efsanevi bir Güney Kore filmi daha çıkmış. Eğri oturup doğru konuşmak lazım: Bir zombi filmi çekmek herkesin harcı değildir. 2010’da Ada: Zombilerin Düğünü isimli bir Türk zombi filmi çekilmişti. Evet, Türkiye’de yapılan ilk zombi filmi olarak fena sayılmasa da çok ama çok fazla eksiği olan, başarısız, unutulup gitmiş bir film olarak kaldı. Aynı konuların tekrar etmesi insanlar üzerinde korku uyandırmamaya sebebiyet verdiği için günümüzde başarılı bir korku gerilim filmi yapmak oldukça zorlaştı. Mesela ülkemizde “yine mi cin filmi” çekmişler lafını sıkça duyarsınız. Bu nedenle klişeleri darmadağın eden bu film çok önemli bir yerde duruyor.

Train to Busan gif ile ilgili görsel sonucu

21 Temmuzda Türkiye’de Türkçe dublajlı olarak vizyona giren 2016 yapımı film, aslında Seul İstasyonu isimli Güney Kore yapımı animasyonun devamı. Filmin yönetmen koltuğunda Yeon Sang Ho oturmakta. Senaristler: Yeon Sang Ho  ve Park Joo-Suk. Sang Ho aslında dünya çapında dikkat çeken animasyon yapımları ile adından söz ettiren bir yönetmen. The Hell: Two Kinds of Life (2006) ve Love is Protein (2008) birçok saygın festivalde gösterildi. İlk uzun metrajlı animasyon filmi The King of Pigs, Busan Film Festivali’nde üç ödül aldı. İlk gösterimi Toronto Film Festivali’nde yapılan ikinci uzun animasyonu The Fake çeşitli festivallerde ödüller aldı. Yazımızda bahsettiğimiz Zombi Ekspresi’nin (Train to Busan) ilk gösterimi ise Cannes’da yapıldı ve büyük beğeni topladı.

Train to Busan ile ilgili görsel sonucu

Gelelim bu kadar övdüğüm filmin konusuna. Seok-woo (Yoo Gong) hayatını işine adamış ve işine olan düşkünlüğü sebebi ile ailevi sorunları olan bir iş adamıdır. Eşinden boşandığından beri kızı ile de arası açılmıştır. Hem kızına doğum günü hediyesi olarak hem de bir nebze aralarını düzeltebilmek için kızı Soo-Ahn ile birlikte Seul’den Busan’a gitmek üzere bir hızlı trene binerler. Ancak yolculuk esnasında hızla yayılan bir virüs ortaya çıkar ve virüse yakalanan herkes kana susamış zombilere dönüşmeye başlar. Tüm ülke karantina altına alınmaya çalışılsa da işler beklendiği gibi gitmez ve gidebilecekler en güvenli tek nokta Busan’dır. Virüsten etkilenmemiş yolcular, Busan’a sağ salim varabilmek için son derece tehlikeli bir yolculuğu tamamlamak zorunda kalacaklardır.

İlgili resim

Evet, hikâye basit bir zombi filmi öyküsü gibi gelebilir ama gerek kullanılan öğeler gerekse Güney Korelilerin uzmanlık alanı olan dram duygusu o kadar başarılı bir şekilde görsele yansıtılmış ki izlerken etkilenmemeniz mümkün değil. Gölgelerinin gücünün kullanımı ve ilk olarak bir ceylanın zombi olarak karşımıza çıktığı sahneler en beğendiklerimden diyebilirim. Evet, bu filmde hayvanlar da zombi oluyor lakin bizim pek hayvanlar ile işimiz yok zira insanlar yetiyor.

Train to Busan gif ile ilgili görsel sonucu

Film, bir ailenin dramı şeklinde başlıyor. Ailesi dağılmış küçük bir kız ve kendisini işe vererek özel hayatındaki sorunlardan kaçmak isteyen bir baba var karşımızda. Ama bu dram bir anda korku ve gerilime dönüşürken aynı zamanda büyük bir macera sunuyor bize. Yaklaşık iki saat süren bu film bir saniye olsun durağanlaşmadan son derece akıcı ve heyecan uyandırıcı bir şekilde ilerliyor. Özelikle final sahnesi ile beni ağlatmayı başarmış bir film olduğunu da eklemem gerek. Evet, bir zombi filmde ağladım! Filmde, çaresizlik hissi çok net bir şekilde seyirciye aktarılmış. Düşünsenize bir trendesiniz, dünya zombi istilası ile yok oluyor, trenin içi zombi kaynıyor ve siz yola devam etmek zorundasınız. Her şey bir yana, sırf bu çaresizlik ile nasıl baş edeceklerini görmek için bile film merakla izlenebilir.

Train to Busan gif ile ilgili görsel sonucu

Filmin oyuncu kadrosunda Gong Yoo yer alıyor. Özellikle Güney Kore ve Asya sineması severlerin çok yakından tanıyacağı bir isim bu. Ben kendisini “Big” dizisi ile tanımış ve sevmiştim. Oyuncu, her zamanki gibi bu filmde de son derece başarılı bir performans sergilemiş. Filmde öne çıkan bir diğer oyuncu olan Ma Dong-seok’un beklediğimden çok daha iyi bir oyunculuk çıkardığını belirtmeliyim. Bu iki isim dışında filmde büyüğünden küçüğüne oyuncuların yeteneği gerçekten takdire şayan.  Bu arada filmde yeni nesil zombi olarak adlandırdığımız “hızlı, çevik, koşan ve duyuları gelişmiş” zombilerin çok fazla bulunduğunu söyleyelim. Sanırım bu muhteşem film için Yeon Sang-ho’ya teşekkür etmemiz gerek.

Train to Busan gif ile ilgili görsel sonucu   

Hem izlenebilecek en iyi Güney Kore filmi hem de en iyi korku- gerilim, zombi filmi olan Zombi Ekspresi (Train to Busan) bir süre etkisinden çıkamayacağınız başarılı bir yapım. Son olarak söyleyebileceğim tek şey var: BU FİLM KAÇMAZ!

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir