Geçen hafta uzun zamandır merakla beklediğim ama beni büyük hayal kırıklığına uğratan bir film vizyona girdi. Bahsettiğim bu film: Alex Kurtzman’ın yönetmenliğini üstlendiği Amerikan aksiyon macera filmi The Mummy (Mumya). Büyük bir hayran kitlesi olan Mumya serisinin yeniden başlatılması ve Dark Universe isimli bir evrenin başlangıç filmi olması bakımından oldukça dikkat çeken bir yapım. Filmde, Tom Cruise, Annabelle Wallis, Sofia Boutella, Jake Johnson, Courtney B. Vance rol alıyor. Aslında bu film, ilk olarak Universal Pictures’ın 2012’de The Mummy serisinin modernleştirilmiş bir versiyonunun geleceği şeklindeki açıklaması ile gündemimize gelmişti. Len Wiseman’ın projeyi 2013’te terk etmesiyle birden çok yönetmen değiştirmesine rağmen sonunda yapım vizyondaki yerini alabildi.
2000 yıl kadar önce Mısır kraliçesi olmak üzereyken bu şansın elinden alınacağı korkusu ile korkunç ve vahşet dolu şeyler yapan ve yakalanarak diri diri mumyalanan Ahmanet, Mısır’dan çok uzaklarda bin yıllar boyunca toprağın altında kalmıştır. Para peşinde koşan disiplinsiz bir Amerikan askeri olan Nick Morton (Tom Cruise), Mısır prensesi mumya Ahmanet’in mezarını tesadüfen ortaya çıkarır. Mezar, Irak’taki bir köyün altında bulunmaktadır. Böylece binlerce yıldır bekleyen kötü güç ve lanet de ortaya çıkmış olur. Hak ettiği yere ulaşana dek karşısına çıkan her şeyi yakıp yıkmaya kararlı prensese engel olabilmek için Morton ve aynı ekipte yer alan Jenny (Annabelle Wallis) birlikte mücadele edeceklerdir.
Açıkça söylemek gerekirse film, başta ben olmak üzere Mumya serisi severleri büyük hayal kırıklığına uğrattı. Evet, bu filmin diğer Mumya filmleri ile bir bağlantısı yok, tamamen farklı bir film lakin yine de ister istemez önceki filmler ile kıyaslamaya gidilebiliniyor. Mumya 2017 filminin beğenilmemesinde daha önceki Mumya serilerinde çıtanın pek bir yükselmesinin ve bundan dolayı yeni Mumya filmin olumsuzluklarının daha net ortaya çıkmasının etkisi oldukça büyük diyebilirim.
Mumya filmi ile yepyeni bir evrenin de başlamış olduğunu belirtmek isterim. Bu günlerde Marvel ve DC’nin kendi evrenleri ile son derece dikkat çekmesi yapımcıları böyle bir yola itmiş olsa gerek. Mumya filmi de Dark Universe yani Karanlık Evren diye isimlendirilen bu evrenin başlangıç filmi olarak karşımıza çıkmakta. Bu evrene daha sonra Frankenstein’in gelini, Van Helsing gibi farklı yapımlar da dahil olacak.
Bu filmde Mumya serisinin efsaneleşmesine katkı sağlayan oyuncular olan Brendan Fraser ve Arnold Vosloo yok. Fraser yerini Tom Cruise’ya bırakmış. Son zamanlarda Brat Pitt, Leonardo DiCaprio derken ünlü oyuncuların fantastik – gerilim türü filmlerde oynaması moda haline geldi zaten. Özellikle son yıllarda fantastik filmler en beğenilen türlerden biri olunca birçok ünlü oyuncu da bu türden filmlere yöneldi ve böylece aksiyon filmlerinin sevilen oyuncusu Cruise da fantastik canavarlar alemine adımını atmış oldu. Tom Cruise 2012 yılında Rock of Ages isimli bir filmde rol almıştı. Filmde mini bir yıldız geçidi vardı ve Cruise bu filmdeki rolü ile beni gerçekten etkilemişti. Görevimiz Tehlike ile ezberlediğimiz tavrından tamamen kurtulmuş ve yeni rolünü çok başarılı bir şekilde sergilemişti. Lakin sanırım Mumya filminin kötü bir film olacağını bilerek “aman iki rol yapalım paramızı alalım zaten kaç kişi izleyecek bu filmi” demişçesine Mumya filmde en kötü oyunculuğunu sergilemiş. Bu gerçekten Cruise yakışmayacak bir oyunculuktu.
Filmin senaryosunun kopuk ve zaman zaman anlamsız ve mantıksız olduğunu belirtelim. Mesela istediği an istediği yerde belirebilen mumya Ahmanet, nedense durmadan kahramanlarımızın peşinden koşup duruyor. Aynı şekilde, yaşadığı dönemde bir iki bıçak darbesi ile rakiplerini ekarte edip zaten hedefine ulaşmışken Ahmanet’in neden kötü güçlerle işbirliği yaptığı belli değil. Günümüzde uyandığında neyin peşinde olduğu da hiç anlaşılmıyor. Ortada eski Mısır kalmamış. Nereye kraliçe olacak? Ayrıca mücadelesini Mısır’da vermek yerine neden İngiltere’de Amerikalılarla uğraşıp duruyor?
Senaryo bu halde iken oyunculuklar da pek farklı değil. Tüm oyuncular bir dramaya uygun rol yaparken, Russel Crowe zaman zaman komedi oynar gibi. Tom Cruise dahil hemen hemen tüm karakterler altı boş karton karakterler.
Film hakkında söyleyebileceğim çok fazla eleştiri var. Ama biraz hızlanalım. Ana karakterlerin ne olduğunu anlamadan aniden yakınlaşması, menfaatçi bir adamın aniden iyilik abidesine dönüşmesi, ortada bir şey yokken bir anda işin içine büyük ve ölümsüz bir aşk senaryosunun girmesi, mumya mı zombi mi geldi derken bir yandan kim, ne, neler oluyor diye çözmeye çalışmalar derken film dallanıp budaklanıp serpilmesi ile anlamsız şekilde bitmesi ve daha niceleri. Film cidden seyirci ile dalga geçer gibi. Oysa hazır kitlesi olan ve kolaylıkla yeni kitleler elde edebilecek bir filmdi bu. Niçin bu şekilde özellikle kötü senaryo ve kötü oyunculuk ile karşılaştık anlam vermek zor. Ayrıca The Mummy filmi yaşayan ölüler yani zombiler filmi mi yoksa lanetlenmiş mumyalar filmi mi siz karar verin. Zira bu filmdeki mumyaların günümüzün popüler koşan, zıplayan, kaçan zombilerden hiçbir farklı yok gibi.
Filmde resmen ne tutarsa onuda ekleyelim maksat çok izlensin para kazanalım havası vardı. Ayrıca Sofia Boutella canlandırdığı Mumya Ahmanet karakterinin, Suicide Squad’ta Cara Delevingne’nin canlandırdığı Enchantress’a son derece benzemesini de saçma buldum. Flasbackler (geçmişe dönüş sahneleri) ise filmdeki tek güzel şeydi diyebilirim.
Sanırım son olarak söyleyebileceğim Mumya 2017, daha önceki Mumya filmleri gibi üzerinizde bir etki bırakmayacak ve tekrar izlemek istemeyeceğiniz bir film.