Dikkat Başınız Dönebilir: Fez

 

Puzzle – Platform türündeki Fez, bağımsız yapımcılar Polytron Corporation’nın elinden çıkma bir oyun. Oyun ilk olarak Xbox 360 için Nisan 2012’de çıktı ve bir sene sonra Mayıs 2013’te de bilgisayar kullanıcılarına sunuldu. Oyuna ismini veren Fez ise bildiğimiz kırmızı püsküllü festir.

Fez’in kahramanının adı Gomez. Kendisi köyünde mutlu mesut yaşayan 2D bir varlıktır. Gomez’in dünyasında 3D diye bir şey yoktur, her şey 2D’dir. Gomez’in köydeki bir arkadaşının değişi ile “En sevdiğim şekil karedir. Kesinlikle küp değildir çünkü öyle bir şey yoktur” Günün birinde Gomez bir mektup alır. Mektupta Gomez’e köyün tepesine gelmesi yazmaktadır. İmza olarak da “Moruk” yazmaktadır. Moruk, Gomez’e bugünün özel bir gün olduğunu ve maceraya hazır olması gerektiğini söyler. Derken tepede 3 boyutlu bir cisim olan Hexahedron (Türkçesi ile birçok yüzü olan düzlem, kısacası küp, altıgen vb.) belirir. Hexahedron anlaşılmaz bir dilde Gomez’e bir şeyler söyler ve tepeden bir Fes iniverir. Gomez fesi kafasına geçirir ve açı/perspektif değiştirme yeteneğine kavuşur. Yani bir nesneye sağa veya sola doğru doksan derecelik farklı açılarla bakabilmektedir. Fakat yolunda gitmeyen bir şeyler olur ve dev küp Hexahedron 32 küçük parçaya bölünür ve oyun bozularak reset atar. Evet, oyun tam anlamıyla reset atar ve sanki bilgisayar yeniden başlıyormuş gibi yeniden başlar. Yeniden oyunun başına, ana menüye yönlendiriliriz ve oyuna tekrar başlarız. Tek bir farkla, Gomez’in artık fesi vardır ve Hexahedron’un parçalara ayrılması nedeni ile paralel evrenler yıkılmaya başlar ve bunu önlemenin tek yolu parçaları yeniden bir araya getirmektir. Kısacası 2D bir varlık olan Gomez, fesinin kendisine bahşettiği 3D gücü ile evrenleri kat edecek ve küp parçalarını toplayarak bir araya getirmeye çalışacaktır.
Perspektif olayına farklı bir bakış açısı getiren Fez’in bilgisayardaki macerası biraz sıkıntılı başladı. Kimileri oyuna dahi giremezken kimileri kayıtlarının sürekli bozulmasından yakınıyordu. Deyim yerindeyse kötü bir başlangıç yaptı diyebiliriz Fez. Şahsen ben de ilk kurduğumda oyuna girememe sorunu yaşayanlardanım. Akabinde yayınlanan 1.03 yaması ile oyuna girmeyi başardıysam da karşıma kayıt problemi çıkıverdi. Oyundan kayıt edip çıktığımda ve tekrar girdiğimde kaydıma giremediğimi gördüm. Bu sorunu ise “C:\Users\kullanıcı adı\AppData\Roaming” dizininde bulunan Fez klasörünü silerek aştım. Bu satırları yazdığımda oyundan birçok kez çıkıp girdim ve bir daha kayıt sorunu ile karşılaşmadım.
Daha önce bahsettiğim gibi Fez’de amaç dağılan 32 küp parçasını bir araya getirmek. Elbette bu iş o kadar kolay değildir. Çünkü bölünen her küp parçası da 8 minik parçadan oluşmaktadır. Sekiz adet parçayı bir araya getirdiğimizde bir küp elde ediyoruz ve bu küpleri belirli kapılarda kullanarak farklı bölümlere geçişler yapabiliyoruz. Fez ilk bakışta basit bir platform oyunu gibi gözükse de aslında karışık bir yapıya sahip. Perspektif olayı ilk başka kafanızı karıştırırsa şaşırmayın. Çünkü bir yere sağdan bakmaya başladığınızda açılar olsun, bir nesnenin yanındaki nesneye uzaklığı olsun, her şey değişiyor. Yazınca anlatması zor, belki alttaki resim anlamakta yardımcı olabilir. Alttaki resimde bir yerin önden ve arkadan görüntüsü gösterilmiş. (Ortadaki gibi açıda perspektifler değişmiyor) Yani önden oynarsanız mekân sağdaki gibi ve arkadan oynarsanız soldaki gibi. Açıları değiştire değiştire de yeni yollar meydana getirebiliyorsunuz.
Fez’de minik küpleri arama yolculuğumuzda birçok ilginç yeri gezme fırsatı yakalıyoruz. Çeşitli kapılardan geçtikçe farklı genişlikteki ve uzunluktaki mekânlara geçiyoruz ve küp arayışına çıkıyoruz. İlerledikçe bölümler dallanıp budaklanıyor ve açıkçası kafa karıştırıcı bir hale gelmiyor da değil. Nerede olduğunuzu, küp simgeli kapıların (hani sekiz parça bir araya getirerek oluşan küp ile açılan kapılar) nerede olduklarını, nereden nereye geçebileceğimiz bir harita ile gösterilmiş ama şahsen ben o haritayı çözene kadar bin bir dereden su getirdim. Yani etraf biraz karman çorman ve gitmek istediğiniz yere gitmeye çalışmak zahmetli olabiliyor. Neyse ki perspektif değiştirerek ilerlemek zevkli de insan kaybolsa bile fazla sıkıntı çekmiyor. Elbet bu yol bir yere çıkar diyerek ilerliyoruz:)
Tamamen klavye ile oynanan Fez’de tuşları gönlünüze göre ayarlayabiliyorsunuz. Gomez’i isterseniz “WASD” tuşları ile, isterseniz yön tuşları ile yönlendirebilirsiniz. Ben WASD tuşlarını tercih ettim. Zıplama boşluk, sol shift konuşma, sol ctrl de etkileşim tuşu (Sandık vb. şeyleri açmak için). Sandık demişken, sandıklarda anahtarlar ve hazinelerin yerini gösteren haritalar mevcut. Anahtarlarla kilitli kapıları açarak özel nesneler toplayabilirsiniz. Son olarak Q tuşunu açıyı sola çevirme ve E tuşunu da sağa çevirme olarak ayarladım. M tuşu haritaya girerken Tab tuşu da küçük envanterimizi (kaç küp toplamışız gibi detaylara bakabiliyoruz) açıyor.
Retro ve sevimli tarzı ile dikkat çeken Fez, her ne kadar köşeli çizimlere sahipse de detayları ile dikkat çekiyor. Ve köşeli olması da zaten eksi bir yön kesinlikle değil çünkü oyunun tarzı böyle. Ayrıca Gomez’in dünyası zaten 2D. Dediğim gibi çizimler eski tarz olabilir ama ayrıntı seviyesi ve efektler göz dolduruyor. Yağan yağmurlar, gece ve gündüz olayları çok hoş ayrıntılar. Arka planda gezinen başka karakterler, kuşlar, böcekler de bir başka artı puan. Grafikler retro olduğu için doğal olarak müzikler de öyle. Müzikleri ile 8-bit dünyasına, Amiga ve Commodore 64 zamanına geri dönüyoruz. Eğlenceli müzikleri, daha doğrusu sesleri ile grafiklerin uyumu dört dörtlük. Yalnız yağmur yağan bölümlerde ses yağmur sesi sanki cızırtı sesi gibi çıkıyor. Bu ses biraz daha yumuşatılsaymış iyi olurmuş. Bunun dışında ne görsel olarak ne de ses olarak bir şikâyetim yok. Son olarak oyunda seslendirme yok çünkü retro:) İletişimi altyazılarla kuruyoruz.
Fez’i ilk gördüğümde soldan sağa ilerlemeli sıradan bir bağımsız yapım sanmıştım ama özellikle perspektif olayı ile daha önce görülmemişi yapmış (yanlışım varsa düzeltin, ben görmedim daha böylesini) ve tatmin edici oyun süresiyle ama bazen de kafa karıştırıcı haritalarıysa başarılı bir oyun. Kafanızdaki fesin asla düşmemesi dileği ile.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir