Nintendo’da Zelda, Playstation’da Toan: Dark Cloud

Dark Cloud’u ilk gördüğünüzde aklınıza hemen Nintendo klasiği Zelda gelebilir. Lakin Dark Cloud’ta Zelda’dan pek farklı bir RPG oyunu değil. İçinde RPG öğeleri dışında, aksiyon ve macera öğeleri de bulunduran 2001 yapımı Dark Cloud’un incelemesini sizler için kısaca derledik. İşte Toan’un hikâyesi.

Dediğim gibi karşımızda içinde çeşitli öğeler bulunduran bir oyun var. Bir taraftan RPG oyunu olan Dark Cloud, diğer taraftan aksiyon – macera oyunu olarak çıkıyor karşımıza. Konusuna kısaca değinecek olursak; güç peşinde aç gözlü bir imparator elindekilerle yetinmek istemez ve tüm dünyanın hakimi olmanın peşinedir. Bunun içinde elinden geleni ardına koymaz. Ne yapar ne eder 1000 yıl önce neredeyse dünyayı yok etmenin eşiğine gelmiş büyük güçlere sahip olan “Dschinn” adlı yaratığı uyandırır. Doğal olarak uykusundan uyanan yaratık ilk iş olarak insan eti ile karnını doyurmaya, ardından ise tüm medeniyeti yok etmeye başlar. İşte böyle bir ortamda genç Toan olarak maceraya giriş yapıyorsunuz.

1

Kontrolleri ele almadan önce her RPG oyununda olduğu gibi uzun bir intro karşımıza çıktıktan sonra oyuna giriyoruz. Uzun giriş videosundan şikâyetçi miyiz? Elbette hayır. Oyuna Nolun köyünden merhaba diyoruz. Fakat bu köyden artık geriye pek bir şey kalmamıştır. Dört tarafı dağlarla çevrili olan Nolun köyü de kötülükten nasibini almıştır. Eskiden evlerin, ağaçların olduğu yerler, akan suyolları ve caddeler artık yoktur. Sadece belediye başkanının evi bu şeytani yıkımdan muaf tutulmuştur.

Toan dışında birkaç köylü ile beraber hayatta kalan belediye başkanı, “tanrıların yaratığı” adındaki mağarayı öğrenir. Oldukça çekici bir ismi olan bu mağaraya gitmek için genç ve cesur Toan yola koyulur, elinde sadece bir hançer ile. Mağaraya girdikten sonra kısa bir alıştırma ve eğitim bölümü çıkıyor karşımıza. Burada ekrandaki göstergeleri ve ne işe yaradıklarını öğreniyoruz. Mesela ekranın sol üst köşesinde üç adet bar bulunmakta. İlkini sağlık barı, ikincisini silah barı ve sonuncusunu su barı oluşturuyor. Silah barını sürekli göz önünde bulundurmanızı öneririm. Çünkü barı sıfırlandığında silahınız kırılabiliyor. Oyun esnasında sürekli koşturacağınızdan su barı da oldukça önem taşıyor. Bu yüzden yanınızda mümkün olduğunca çok su bulundurmaya bakın. Yoksa Toan yorulabiliyor.

2

Gezeceğiniz birçok mekânda karşınıza hazineler, sandıklar ve atlaslar gibi birçok eşya çıkacak. Atlas nedir diye sorarsanız hemen açıklayayım, atlas yuvarlak bir top şeklinde ve yıkılan köylerin onarılmasını sağlıyor. Toan kolunda taşıdığı Atlamilias ile atlasları onun içinde topluyor ve yıkılmış bir köyde başlıyorsunuz evleri inşa etmeye. İnşa ederken evlerin nerede ve nasıl duracağı tamamen size kalmış. Yani yaratıcılığınızı çalıştırın. Yaratıcılığınızı çalıştırırken köylülerinde fikrini almayı ihmal etmeyin. Sonuçta yeniden inşa edilen köy onların köyü olacak. Ayrıca sizlere gerekli bilgiler ve eşyalar verebiliyorlar.

Yazımın başında da belirttiğim gibi Dark Cloud, özellikle Nintendo 64 için çıkan Zelda oyunlarını andırıyor. Sadece grafiksel olarak değil içerik olarak da andırıyor. Mesela balık tutmak buna bir örnek olabilir. Karanlık zindanlarda dövüşmeden önce nehir kenarına inip şansınızı balık tutmakta deneyebilirsiniz. Ama baştan uyarayım, balık tutmak göründüğü kadar kolay değil, sabır isteyen bir iş. Bu tuttuğunuz balıkları takas ederek kendinize gerekli olan malzemeleri alabilirsiniz. Oyunun ilerleyen bölümlerinde ise Toan’ın yanına başka karakterler de ekleniyor. Bu karakterlerin hepsini güçlendirerek dayanıklı ve güçlü bir ekip oluşturabilirsiniz. Tabi Dark Cloud’taki silahları da oyun ilerledikçe güçlendirebiliyorsunuz. Bu silahları enerji taşı gibi çeşitli objeler takarak güçlendirebilirsiniz. Fakat dediğim gibi, silah göstergesine dikkat etmeniz lazım. Yoksa kırılır.

3

Dark Cloud’taki grafikler oyun 2001 yapımı olduğu için günümüz oyunları ile yakından uzaktan kıyaslanamaz. Ama yinede renkli ve şirinler. Oyuna masal havası katıyorlar ve atmosferi yansıtmakta başarılılar. Buna birde başarılı ve dinamik kontroller eklenince oyuncu çok rahat ediyor. Teknik olarak tek eksisi konuşmaların olmaması diyebilirim. Diyaloglar sadece metin şeklinde karşınıza çıkıyor. Sonuç olarak Dark Cloud eski olmasına rağmen hala oynanabilirliğini koruyabilmiş bir yapım. Konsolda RPG türünde oyunları seviyorsanız Dark Cloud’a bir şans tanıyın derim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir