Andreas Steinhöfel‘in usta kaleminden çıkmış çocuk edebiyatı dalında bir başyapıt olan Rico, Oskar ve Derin Gölgeler kitabı, 2009 yılında Alman Gençlik Edebiyatı ödülünü almış. Sonrasında sinemacıların ilgisini çekerek yönetmen Neele Leana Vollmar tarafından sinemaya 2014 yılında uyarlanmış. Aldığı olumlu tepkiler sonrasında, yazar Andreas Steinhöfel‘in Rico ve Oskar serisinin diğer kitapları olan Çalıntı Taş ve Defolu kalpler de sinema uyarlaması ile beyaz perdedeki yerlerini almışlar. Defolu Kalpler 2015 yılında vizyona girerken, Defolu Kalpler Nisan 2016’da vizyona girdi.
Aile, macera ve çocuk kategorilerinde değerlendirilen filmlerde ana karakterleri oluşturan Rico Doretti’yi Anton Petzold, Oskar’ı ise Juri Winkler canlandırıyor. Rico’nun annesi rolünde (Almanya da yaşayan Türk Yönetmen Bora Dağtekin‘in Fack Ju Göhte filminin Lisi Schnabelstedt’i) Karoline Herfurth var.
Rico on yaşında kendi deyimi ile “derin yetenekli” bir çocuk olarak annesi ile birlikte Berlin’de Dieffenbachsterabe’de yaşamaktadır. Annesi Tanja Doretti, (Karoline Herfurth) bir gece kulübünde çalıştığı için Rico geceleri yalnızdır. Gündüzleri ise annesinin uyuması gerektiğinden yine yalnız kalmaktadır. Rico derin yetenekli bir çocuk olduğundan bazı özellikleri vardır. Mesela sağ-sol kavramı sürekli karışmaktadır bu yüzden Rico sürekli düz şekilde yürümektedir. Ayrıca Rico’nun kafasından bazen, özellikle heyecanlandığında, bazı şeyler düşmektedir ve bu durumda Rico nerede olduğunu ve ne yapacağını unutmaktadır. Yine Rico’yu diğer çocuklardan ayıran bir özelliği de rakamlar ve kişiler ile ilgili çok hızlı bağlantı kurabilme yeteneği ve korkusuz olmasıdır. Rico’nun hiç arkadaşı yoktur. Rico’nun durumunu bilen apartman sakinlerinin evlerine gitmek Rico’nun en büyük eğlencesidir. Bir gün Rico alışverişten gelirken Oskar ile tanışır. Oskar, Rico gibi üstün zekâya sahip bir çocuktur fakat çok korkmaktadır ve kronik mutsuzdur. Hatta o kadar çok korkar ki sürekli bir kask ile gezmektedir.
Rico ve Oskar’ın tanıştığı günlerde Berlin de çocukları kaçıran ve beklenenden daha az fidye talep eden bir suçlu herkese korku salmaktadır. Bay iki bin ismi verilen bu çocuk kaçakçısı ile filmimizin kahramanları Oskar ve Rico’nun yolları kesişir ve macera başlar.
Rico, Oskar ve Derin Gölgeler, her ne kadar çocuk romanından uyarlanan çocuk filmi gibi dursa da, aslında yetişkinlere epeyce hitap eden bir yapım. Çocuklar ile oturup izlenebilecek ve sonrasında üzerine konuşulup çıkarımlar yapılabilecek son dönem nadide filmlerden biri Rico, Oskar ve Derin Gölgeler.
Filmde Rico ve Oskar iki üstün zekâlı çocuk olarak karşımızda. Yaşadığımız toplumda varlıkları hızla artan bu çocuklar; aileleri ve yakın çevrelerince sadece “üstün zekâlı olmaları 
ile değerlendirmekte. Rico ve Oskar gibi çocuklar için verilen özel eğitimler genellikle bilimsel olarak kendilerini daha yukarıya taşımak için veriliyor ve bu esnada bu özel çocukların duygusal zekâ kullanımında sorunlu oldukları unutuluyor. Bu insanlar daha sonra asosyal, toplum ile ilişki kuramayan, şizofren düşünceler içerisinde boğulan gençler olarak çıkıyorlar karşımızda. Yakın zamanda ülke gündemini de meşgul eden bir seri katil vakasında da, katil için tanımlama yapılırken “üstün zekâlı, özel çocuk” sıfatları kullanılmıştı.
Zekâ geriliği tanılı çocukların ihtiyacı olan rehabilitasyona üstün zekâlı çocukların da çok ciddi şekilde ihtiyacı olduğu düşüncesi oluştu benim kafamda Rico, Oskar ve Derin Gölgeler filmini izledikten sonra. Rico ve Oskar’ın bir suç eğilimi yok fakat ciddi şekilde sevgi açlıkları var. Bu ihtiyaçlarını birbirilerinden aldıkları destek ile tamamlıyorlar ve çok mutlu oluyorlar.
Serinin diğer filmlerinde maceralar değişirken ana tema aynı temel üzerinde yükseliyor. Çocukların diğer filmleri izlemekten keyif alacakları kesin, fakat yetişkinler için biraz tekrar olacağından sıkıcı gelebilir. Ancak, yeni Alman sinemasının daha doğrusu Avrupa sinemasının keyfini almak isteyenler için devam filmleri güzel tercih olacaktır.
Benim fikrim budur.